Uydusavar Silahlar ve Bu Silahlara Karşı Geliştirilen Tedbirler
10.05.2023 STM ThinkTech

Uydusavar Silahlar ve Bu Silahlara Karşı Geliştirilen Tedbirler

STM Uydusavar Silahlar Asat Gorsel

2010’lu yılların ortalarından bu yana büyük bir jeopolitik rekabete giren Çin ile ABD arasında, 2023 yılının Şubat ayının ilk günlerinde, “sıcak çatışma” olarak nitelenebilecek bir olay yaşanmıştır. ABD’ye ait bir F-22 savaş uçağı, Çin’in “meteoroloji balonu” olduğunu iddia ettiği, ancak Washington yönetiminin “manevra yapabildiği” gerekçesiyle casusluk amaçlı kullanıldığına kanaat getirdiği bir yüksek irtifa balonunu ya da kimilerine göre görev yükü taşıdığı için bir “sözde uydu”yu (pseudo satellite)” vurarak düşürmüştür. Bu olay, ABD ile SSCB (1991’den sonra Rusya) arasında 1950’li yılların sonunda başlayan, 2000’li yıllarda Çin, Hindistan ve diğer ülkelerin girişimleriyle yayılan “uzay savaşı” tehdidinin yakın uzaya (yeryüzüne 20 ila 100 km irtifada kalan bölge) taşınabileceği endişesini yaratmıştır.

21’inci yüzyılda uzay tabanlı teknolojiler, özellikle çok sayıda amaç için kullanılabilecek alçak yörünge uyduları ile yakın uzay sözde uyduları, ulusal güvenlik için olduğu kadar günlük yaşam için de kritik öneme sahip hâle gelmiştir. Dünya yörüngesindeki binlerce uydu, iletişimden navigasyona, meteorolojiden tarıma, finanstan afet yönetimine, kentleşmeden kirlilik takibine kadar pek çok alanda kullanılmaktadır. Askeri amaçlı uydular, kara, hava deniz platformlarının yanı sıra füzelerin ve akıllı mühimmatın kabiliyetlerini hassas hâle getirmekte ve savaş alanının durumsal farkındalığını en üst seviyeye çıkarmaktadır. Dolayısıyla modern toplumlar uzay araçlarına ve uzay teknolojilerine giderek daha fazla bağımlı hâle gelmektedir. Bu da uzayı, en önemli stratejik sahalardan biri hâline getirmektedir.

Bugün uzayda, devletler ve devlet dışı pek çok aktör faaliyet göstermektedir. 20’nci yüzyılda sadece ABD ile SSCB (Rusya) arasındaki ideolojik bir rekabet alanı olarak kalan uzay, yeni uzay aktörlerinin ve özellikle özel sektör uzay kuruluşlarının faaliyetleriyle bir trilyon dolardan daha fazla büyüklüğe ulaşabilecek bir uzay ekonomisine doğru evrilmiştir. ABD merkezli Starlink, Planet ve Maxar şirketlerine ait uyduların Rusya ile savaşan Ukrayna’ya verdiği destek ve Rus yetkililerin 2022 yılı sonlarına doğru bu şirketlerin uydularının meşru hedef hâline geldiği yönündeki açıklamalarının gösterdiği gibi, özel uzay şirketleri de günümüzün jeopolitik gerilimlerinde rol oynamaya başlamıştır. Rusya’nın uzay araçlarına yönelik tehdidi, bu  ülkenin çok sayıda Uydusavar (Anti Satellite -ASAT) silaha sahip olduğu çeşitli vesilelerle kanıtlanmış olduğu için dikkate alınmalıdır. Ayrıca Çin de bu yeteneğinin olduğunu 2007 yılında bir uyduyu füzeyle vurarak göstermiştir.

Rusya, dünyada ASAT silahlarına sahip tek ülke değildir. Doğrudan yeryüzünden atılan füzelerle yaptıkları denemeler nedeniyle ABD, Çin ve Hindistan uydusavar silahlara sahip olduğu kanıtlanmış diğer ülkelerdir. Ancak uydusavar silahlar kinetik füzelerle sınırlı da değildir. Bir düşman uydusunu yok edecek, geçici veya kalıcı biçimde işlevsiz kılabilecek çok sayıda yöntem ve silah bulunmaktadır. Bu tür silahları geliştirmiş veya bunları geliştirecek gerekli teknolojiye sahip ülkelerin sayısı da az değildir.

ASAT silahlarının çoğalması ve yaygınlaşması, insanlığın ortak tehditlerinden biri hâline gelmektedir. Söz konusu silahların kullanımı uzay çöplerini artırarak dünya yörüngesinin kullanımı imkânsız hâle getirebilir, pek çok savunma sistemini devre dışı bırakarak savunma zafiyetlerini artırabilir ve yaratacağı dijital kıyamet ile insanlığı vazgeçilmez hâle gelen uzay teknolojilerinden mahrum bırakabilir. Rakip ülkelerin uzayda birbirlerine ait varlıkları yok etmesi, iletişim, akıllı telefonlar, navigasyon, GPS vb. olanaklardan mahrum ederek, modern medeniyetlerin başlıca dayanaklarının çöküşüne neden olabilir. Bu nedenle ASAT silahları ve bunların geliştirilmesine yönelik çabalar tüm ülkelerin dikkatle takip etmesi gereken bir konudur. 

Analizimizde önce ASAT silahlarının hangi koşullarda ortaya çıktığı değerlendirilecek, ardından ASAT türlerine ve bunların geliştirilmesi için yapılan çalışmalara göz atılacaktır. Analizin son bölümünde ASAT silahlarına karşı olası pasif ve aktif önlemler ile hukuki adımlar konusuna değinilecektir...

 

Stratejik işbirliği ve ihtiyaçlarınıza özel çözüm önerilerimiz için bizimle iletişime geçin.

Bize Ulaşın

Aranacak kelimeyi girin ve "enter" tuşuna basın.
Çıkmak için "ESC" tuşuna basın.