Gıda insanlık tarihinin her aşamasında su ve havayla birlikte yaşamsal ihtiyaçların başında gelmiştir. Dünya üzerinde yaşayan canlılar arttıkça daha fazla gıdaya ihtiyaç duyulmuş ve her geçen gün de ihtiyaç duyulmaya devam edecektir. Kâşiflerin ve bilim insanlarının gıda üretimi ve dağıtımı aşamalarında yaptıkları keşifler gıda endüstrisini günümüzdeki şekline getirmiştir.
Dünyanın doğal kaynakları hızla azalmaktadır. İklim değişikliği, tarım arazilerinin küçülmesi ve dengesiz pazar hareketleri küresel gıda sistemini güvensizleştirmektedir. Kaybedilen güvenin geri kazanılması için yapılan araştırmalar gıdada teknolojik dönüşüm ihtiyacını ortaya koymuştur. Gıda endüstrisinde dijital dönüşüm, tarihin her aşamasında olduğu gibi yeni bir devrim yaratma potansiyelindedir.
Yeni dijital çağda birbiriyle bağlantısı güçlenen sistemler ve sektörler hızla evrilirken gıda endüstrisi her geçen gün artan beslenme taleplerini daha hızlı ve verimli şekilde karşılamanın yollarını aramaktadır. Bu yollardan biri de otomasyon olarak karşımıza çıkmaktadır.
Otomasyon, insan müdahalesinin en aza indirildiği teknolojik uygulamalar için kullanılan bir terimdir. Bu tanıma iş süreci otomasyonu, bilgi teknolojileri otomasyonu ve ev otomasyonu gibi kişisel uygulamaların da dahil olduğu birçok süreç girebilmektedir.
Otomasyonun dört temel çeşidi bulunmaktadır. Bunlar;
Analizimizde, gıda üretiminde ve tedarikinde otomasyonun gelişimi incelenerek bu teknolojiyi destekleyen yeni trendler ele alınacak, ayrıca gıda sektöründe otomasyonun sağladığı avantaj ve dezavantajlar incelenerek otomasyon sistemlerinin geleceği konusunda kapsamlı bir değerlendirme ortaya konulacaktır...