Vurucu İHA Teknolojilerinde Küresel Eğilimler
16.10.2024 STM ThinkTech

Vurucu İHA Teknolojilerinde Küresel Eğilimler

KARGU

İnsansız Hava Aracı (İHA) Sistemleri (Unmanned Aircraft Systems -UASs) son 20 yılda terörle mücadele operasyonlarının yürütülmesi de dahil olmak üzere birçok savaş ve operasyonda önemli bir rol oynadı. İHA’lar geçmiş kullanımları açısından değerlendirildiğinde, günümüzde giderek artan şekilde kombine silahlı savaşa entegre ediliyor. Buna ek olarak İHA’ların, Çin ve Rusya gibi ülkelerle stratejik rekabet ve savaşın bir parçası olarak erken uyarı, etki alanı farkındalığı, uzak mesafeli saldırılar için hedef işaretleme, saldırı, elektronik savaş ve askeri operasyonlar da dahil olmak üzere çeşitli görev türlerinde giderek daha önemli bir rol oynaması bekleniyor.

Son yıllarda sıklıkla kullanılan ve dikkat çeken bir sistem olan Kamikaze İHA’lar ve Vurucu İHA’lar ise savaş alanında rekabeti artırıyor. Kamikaze İHA ya da bir diğer adıyla gezici mühimmatlar, belirli bir alanda bir süre gezindikten sonra hedef unsurları vurmak için geliştirilmiş hava araçları olarak kullanılabiliyor. Kamikaze İHA’lar hedefini tespit ettikten sonra hedefe doğru intihar dalışına geçerek saldırısını gerçekleştiriyor. Sürü hâlinde hareket edebilme yeteneği, görev iptali, düşük maliyetli yapısı ve genellikle baş kısmında bulunan çeşitli tiplerdeki harp başlığı ile birlikte, son zamanların muharebe alanlarında hava savunma sistemleri gibi pahalı düşman hedeflerine yönelik kullanımı yaygınlaşan bir mühimmat olarak kendini gösteriyor. Kamikaze İHA’ların ilk ortaya çıkış tarihleri net olarak bilinmemekle birlikte, çeşitli kaynaklara göre ABD, İran ve İsrail gibi ülkelerin bu teknolojiyi 1980’li yıllarda ortaya çıkardığı belirtiliyor.

Vurucu İHA’lar ise potansiyel bir kamikaze görevi için gönderilen ve başlığına bağlı patlayıcılarla donatılmış bir insansız hava aracı (İHA) kadar basit olabiliyor. Bu sistemler, üzerine bağlanmış patlayıcılarla donatılmış hazır ticari multikopter tasarımından bile yapılabiliyor. Ayrıca, vurucu İHA’lar uçuş ve kontrol yetenekleri, savaş başlığı boyutu ve tasarımı ile hedefleri bulmak için üzerine entegre edilen yerleşik sensörler açısından ayrıntılı bir donanım seçeneği sunuyor.

Vurucu İHA’lar Hakkındaki Küresel Gelişmeler

Kamikaze veya vurucu İHA’ların küresel pazarı değerlendirildiğinde BIS Research araştırma şirketi verilerine göre küresel Kamikaze veya Vurucu İHA pazarının 2022-2033 tahmin döneminde yüzde 4,45’lik bir büyüme gerçekleştirmesi bekleniyor. Rapor verileri, pazar değerinin 2022’de 1,06 milyar dolardan 2033’te 1,83 milyar dolara çıkmasını bekliyor. Fortune Business Insight araştırma şirketi güncel verileri ise bu rakamların 2030 yılına kadar 3,04 milyar dolara çıkacağını öngörüyor.

Pazar değerindeki bu güçlü değişimin, mevcutta devam eden savaşlarda İHA’ların aldığı aktif rollerden kaynaklı olabileceği düşünülüyor. Rusya-Ukrayna Savaşı’nı vurucu İHA’ların gelişimi açısından ele alacak olursak; 22 Ekim 2022’de Ukrayna’nın kritik altyapılarının yüzde 40’ının İran yapımı Shaded Kamikaze İHA’larla vurulmasının ardından tüm dünya İHA’ları konuşmaya başladı. Shaded Kamikaze İHA’ları İran’ın çok düşük bir bütçe ile ürettiği İHA’lar olarak biliniyor. Shaded-136, dünyaya uzun menzilli bir İHA ve aynı zamanda bir mühimmat olarak tanıtıldı. Teknik olarak bu sistem bir füze ve bir İHA’nın özelliklerine sahipken, serbest hareket yeteneğini bir drone’dan, harp başlığını ve hedef odaklı yeteneklerini ise bir füzeden alıyor. İran kamikaze İHA’sının ayırt edici özelliği uçuş menzili ve taşıdığı büyük harp başlığı olarak öne çıkıyor. Diğer yandan, İran bu ürünleri Rusya’ya satarken, ABD’nin Switchblade şirketinin tasarımı olan kamikaze İHA’ları Ukrayna ordusuna tedarik ettiği biliniyor.

Türk savunma sanayiinde çeşitli firmaların üzerinde çalıştığı İHA teknolojisinde STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. (STM) üretimi olan KARGU Vurucu İHA, BOYGA Döner Kanatlı Mühimmat Bırakan İHA ve ALPAGU Sabit Kanatlı İHA en yaygın ürünler olarak biliniyor. Türk Silahlı Kuvvetlerinin envanterinde bulunan KARGU platformu saldırı gücünün yanında vuruş hassasiyetiyle ön plana çıkıyor.

STM’ye ait KARGU tek er tarafından taşınabilen, görüş içi ve görüş ötesi hedefleri tespit ve imha etme kabiliyetine sahip, Taşınabilir Döner Kanatlı Milli Vurucu İHA çözümü olarak öne çıkıyor. KARGU platformu, görev bilgisayarı marifetiyle tamamen otonom şekilde seyrüsefer icra etme ve operatör tarafından görev bölgesinde tespit edilen sabit veya hareketli hedefleri etkin ve isabetli şekilde imha etme kabiliyeti gösteriyor. Sistem “Man-in-the-Loop” prensibi ile görev yapıyor. Bu sistem “Vurucu İHA Platformu (VİHA)” ve “Yer Kontrol Ünitesi” bileşenlerinden oluşuyor. Türk Silahlı Kuvvetleri ve yabancı ülkelerin envanterinde yer alan KARGU yüksek riskli, kompleks çatışma bölgelerindeki görüş içi ve ötesi hedeflerin tespit ve teyidini sağlayarak kullanıcı personele keşif, gözetleme, istihbarat ve hassas vuruş imkânı sağlıyor. KARGU, görev iptali ve eve dönüş fonksiyonları sayesinde tekrar kullanılabiliyor. Sistem, Elektro Optik ve Kızılötesi kameraları vasıtasıyla gece ve gündüz görev yapabilme kabiliyeti de gösteriyor. KARGU 10 km menzilde yaklaşık 30 dakika görev yapabiliyor.

KARGU vurucu İHA sistemi, sürü konseptiyle de uyumlu şekilde kullanılabiliyor. Testleri gerçekleştirilen sürü operasyonları, KARGU’nun bu alandaki başarısını ortaya koyuyor. Yürütülen çalışmalarla 20’den fazla KARGU platformu sürü hâlinde görev yapabilir hâle getiriliyor. STM, KARGU vurucu döner kanatlı İHA ailesini geliştirerek sürü teknolojisi ve yapay zekâ özellikleriyle çoklu hedeflere saldırabilir noktasına gelmek istiyor.

STM’ye ait bir diğer milli mühendislik ürünü ALPAGU ise taktik seviye keşif, gözetleme ve görüş ötesi hedeflerin isabetli şekilde imha edilmesi maksadıyla tasarlanmış, tek er tarafından taşınabilen Sabit Kanatlı Vurucu İHA Sistemi olarak öne çıkıyor. ALPAGU, kompozit gövde ve aviyonik tasarımı sayesinde oldukça hafif ve ergonomik bir tasarım sergiliyor. Sistem, STM tarafından geliştirilen görev bilgisayarı ve uçuş kontrol sistemi marifetiyle tamamen otonom şekilde seyrüsefer icra etmekte olup, hedeflerin tespiti ve imhası “Man-in-the-Loop” prensibiyle tamamen operatör kontrolünde gerçekleştiriliyor. ALPAGU, geniş açılı, entegre görüntüleme sistemleri sayesinde gece ve gündüz etkin şekilde görev yapabiliyor. Bu sistem “Sabit Kanatlı Vurucu İHA Sistemi”, “Fırlatıcı Lançer” ve “Yer Kontrol İstasyonu” bileşenlerinden oluşuyor. ALPAGU yaklaşık 10 km menzilde 15 dakikadan az bir süre çalışarak görevini icra ediyor.

Akıllı Dolanan Mühimmat Sistemi olan ALPAGUT, STM ve ROKETSAN işbirliğinde geliştirilmektedir. Gece ve gündüz operasyon yapabilecek ALPAGUT, hareketli veya sabit kara, deniz hedeflerine, radar ve haberleşme sistemlerine, hafif zırhlı kara veya deniz araçlarına, komuta merkezi gibi kritik tesislere, personele ve fırsat hedeflerine karşı etkin bir güç oluşturmaktadır. 60 kilometre operasyonel yarıçapı, 60 dakikadan fazla havada kalma süresi ve farklı tipte harp başlıkları taşıyacak ALPAGUT, tekli ve sürü konseptine uygun kullanılabilmektedir. Sistem çalışma konsepti olarak ateşlendikten ya da bırakıldıktan sonra, havada belli bir süre dolanarak hedef tespiti, takibi ve hedef kıymetlendirme faaliyetlerini icra ederek ve yerden gönderilen kullanıcı onayı ile otonom görev esnasında kullanıcı tarafından belirlenmiş hedefe dalış yaparak hedefi imha edebilmektedir.

Bir diğer Türk şirketi olan Titra Teknoloji Anonim Şirketi’ne ait “DELİ Kamikaze İHA” (“DELİ”) ise yapay zekâ ile hedef arama, sınıflandırma kapasitesi olan elden atım sabit kanat küçük insansız hava aracı olarak biliniyor. DELİ tam otonom olarak görev icra edebiliyor, gerektiğinde ise sürü olarak uçurulabiliyor. Sürü formatında, lider bağımsız karar vererek sürü içinde koordineli hareket ediyor, görev paylaşımı yapabiliyor, hedef tespit edip imha edebiliyor.

Türkiye’den Robit Teknoloji Limited Şirketi’ne ait delta kanat yapısına sahip çok maksatlı kamikaze Azab’ın uçuş testlerinin gerçekleştirildiği biliniyor. Uzun menzil ve yüksek faydalı yük taşıma kapasitesine sahip Azab ile patlatma testleri yapılması planlanıyor. Azab’ın kanat açıklığı 150 ve 200 cm olan iki versiyonu bulunuyor. 200 cm’lik Azab,15 kg’a kadar faydalı yük taşıyabiliyor, 50 kg’la kalkış sağlıyor. 150 cm’lik Azab ise 7 kg ağırlığında ve 3 kg mühimmat taşıyabiliyor. Çok maksatlı olması kapsamında ister at unut, ister serbest dolaşım, isterse bir operatör yardımıyla 200 kilometre görüş hattından Azab’ın kamerasıyla yönlendirilip hedefe götürülmesi planlanıyor. Aynı zamanda verilen GPS (Global Positioning System/ Küresel Konumlama Sistemi) koordinatlarıyla direkt kendisi hedefine ulaşıp imha edebiliyor.

Amerika Birleşik Devletleri kökenli AeroVironment Inc. tarafından geliştirilen gezici mühimmat Switchblade® 600 (Switchblade 600 Loitering Munition Systems); benzersiz RSTA desteği sağlayan ve yüksek hassasiyetli optikler, 40 dakikadan fazla gezinme dayanıklılığı ve daha uzak mesafelerden daha büyük, sertleştirilmiş hedeflere müdahale etmek için bir zırh önleyici savaş başlığı içeren yeni nesil genişletilmiş menzilli gezinme mühimmatını temsil ediyor.

Hepsi bir arada, taşınabilir bir çözüm olan Switchblade 600, görevleri başarıyla planlamak ve yürütmek için gereken her şeyi içeriyor ve 10 dakikadan kısa sürede kurulup çalıştırılabiliyor. Sınıfının lideri, yüksek çözünürlüklü EO/ IR gimballi sensörler ve gelişmiş hassas uçuş kontrolü ile donatılan Switchblade 600, savaşçıya tüp fırlatma yoluyla hızlı ve kolay konuşlandırma imkânı sunuyor. Switchblade 600 harici istihbarat, gözlem ve gözetleme (Intelligence, Surveillance, and Reconnaissance-ISR) veya ateş varlıklarına ihtiyaç duymadan görüş hattı dışındaki hedefleri ve zırhlı araçları, hassas öldürücü etkilerle uçarak, izleyerek ve bunlarla çatışarak çalışıyor.

Vurucu İHA’ların Geleceği

Bugün hızla yol alan teknolojik gelişmeler (sensörler, işlemciler, haberleşme birimleri vb.) daha küçük İHA’ların, daha büyük İHA’larla aynı işleri başarabilmelerine imkân sağlayabiliyor. Verilen bir görevi yerine getirmek üzere tek bir İHA yerine, çoklu İHA’ların kullanımına da uzun yıllardır ilgi duyuluyor. Tek bir İHA’nın birtakım kısıtlar sebebiyle (havada kalış süresi, taşıyabileceği faydalı yük ve uzun mesafe haberleşme bant genişliği vb.) kabiliyetlerinin yetersiz kaldığı çok sayıda senaryo bulunuyordu. Son yıllarda, özellikle de çarpışmadan kaçınma ve rota bulma alanındaki gelişmelerin ardından çoklu İHA kullanımı daha da tercih edilir oldu. Ayrıca İHA sistemlerinin sahaya yayılım ve bakım maliyetlerinin düşmesi ile pilotlar için girilmesi mümkün olmayan ve tehlikeli alanlarda da çalışabilmeleri sayesinde, İHA’lar hem sivil hem de askeri alanda giderek daha çok dikkat çekiyor.

Askeri alandaki yeniliklerin her zaman zor olduğu biliniyor. Araştırmacılar sürekli olarak yeni teknolojiler üzerinde çalışarak bunları kullanılır hâle getirmeye çalışıyor. İHA’ların kullanımında ortaya çıkan yenilikler, platformlarda bulunan sensörler, iletişimler ve yükler gibi kritik bileşenlerin sürekli modernizasyonunu gerektiriyor. Sürekli modernizasyon önemli bir şart olarak öne çıkıyor çünkü elektronik sistemler çok yüksek bir hızda gelişiyor ve her yıl yeni nesil teknolojiler ortaya çıkıyor.

Vurucu İHA’lar şimdiden savaş alanında galibi belirlemede önemli bir rol oynuyor. Hedefleri ustalıkla vurabilen, uzaktan yönetilen veya otonom hareket eden bu sistemlerin ister tek başına kritik bir hedefe karşı ister simültane olarak birçok hedefe sürü konseptiyle kullanım olasılığı askeri alandaki önemlerine vurgu yapıyor. Her geçen gün gelişen ve yenilenen teknolojilerle geleceğin savaşlarının savunma ve saldırı konseptlerinin kökten değişimi kaçınılmaz gibi görünüyor. Askeri unsurların da sürekli modernizasyonu benimseyerek çağın yeniliklerine ayak uydurması ve Ar-Ge çalışmaları ile daha da ileriye taşınması gerekiyor.

Stratejik işbirliği ve ihtiyaçlarınıza özel çözüm önerilerimiz için bizimle iletişime geçin.

Bize Ulaşın

Thinktech Logo ThinkTech STM Savunma

T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı’nın mühendislik, teknoloji ve program yönetimi alanlarında ihtiyaç duyduğu “danışmanlık” hizmetinin esnek, hızlı ve dünya standartlarında verilebilmesi için 1991 yılında STM kurulmuştur. Kurumsal deneyim, bilgi birikimi, nitelikli insan kaynağı ve marka değerine sahip olan STM; “danışmanlık” alanında dünya çapında rekabet edebilir bir konuma ulaşma vizyonu ile Teknolojik Düşünce Merkezi ThinkTech’i 23 Kasım 2017 tarihinde faaliyete geçirmiştir. Türkiye’nin teknoloji odaklı ilk düşünce merkezi olan STM ThinkTech, objektif bir yaklaşımla, “savunma ve güvenlik” sektörü öncelikli olacak şekilde teknoloji tabanlı analizler yapmakta, raporlar yayımlamakta ve profesyonel network faaliyetleri düzenlenmektedir.

Aranacak kelimeyi girin ve "enter" tuşuna basın.
Çıkmak için "ESC" tuşuna basın.